27 Şubat 2013 Çarşamba

Adana Demirspor İstanbul Tayfası | "DERBİ"

Ne maçı, ne tribünleri anlatmaya gerek duyuyorum. Söylenebilecek herşeyi herkes söyledi. Adana Demirsporlu olmaktan bir kez daha gurur duyabiliriz. Bu zevki yaşamalıyız!

Adana Demirspor İstanbul Tayfası olarak; derbi için 2 farklı organizasyonda bulunduk. Aynı anda hem Adana'da, hem de İstanbul'da maç izleme alternatifi oluşturmaya çalıştık. Çok güzel bir organizasyon oldu. Bu vesile ile Adana Demirspor İstanbul Tayfası bünyesinde bulunan arkadaşlara ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Ellerini taşın altına koymaktan çekinmiyorlar, korkmuyorlar.

Adana Demirspor İstanbul Tayfası, Adana'da..


Derbi'yi İstanbul'da beraber izleyebilmek için buluştuk..

23 Şubat 2013 Cumartesi

EVLERE ŞENLİK DERBİ !

Derbi başlamadan olaylar patlak vermeye başladı bile. Önce taraftarımıza ayrılan koltuk sayısı, sonra bizim için reva görülen fahiş bilet fiyatı... Oysa ki ligin ilk yarısında Adanaspor A.Ş. taraftarına ayrılan koltuk sayısı yaklaşık olarak 2 katıyken bilet fiyatları sadece yarısı kadardı...
 Somut durumun somut tahlilinde olayı ele aldığımız zaman;
Verilen kontenjanın en az 4 katı taraftar oraya gelecek ve izdiham belki taraftarlar arasında kavgalar çıkacak. Elbette ki Şimşekler Grubu olgunluğunu koruyacaktır ama maçın önemi, hassasiyeti ve niteliği göz önüne alındığında her biri oldukça değerli bu biletleri almak için münakaşa ve kavga olması muhtemeldir. Bu konuda Şimşekler Grubu'nun Facebook üzerinden paylaştığı "ADANASPOR MAÇI İLE İLGİLİ AÇIKLAMA.." adlı bildiri okunulmalı.
Açıklanan bilet fiyatları ise taraftarımızın her halükarda bileti alacağı ve armayı destekleyeceği bilindiğinden fırsattan istifadeci rant merkezlerinin bu durumdan pay çıkarması yönünden ne kadar isyan etsek, karşı çıksak da sıra dışı ve ya beklenmedik bir durum değildir. Bunu da ülkemizde en iyi anlayanlardan biri de halihazırda biz Demirspor taraftarlarıyızdır.
Temennimiz son zamanların saygı duyulan taraftarları olarak bizler stada giriş ve çıkışlarda hiçbir provekeye mahal vermeyerek bir kere daha insanlığımızı "Ötekilere" göstermemizdir... Futbol son dakikaya kadar skoru belli olmayan bir oyundur. Ama bu tribünlerde pek geçerli değildir. Futbol'da sahada alınan puan kadar tribünde alınan puan da artık skor için önem arz etmektedir. Hem stat içinde hem de dışında, Demirsporlu'luğumuzdan hiçbir şey vermeden bu şehre bir kez daha haklı mücadelemizi hissettirmeli ve kalplerdeki o közleri yeniden tutuşturmalıyız...
Halkın takımı her zaman kazanır. Tabi yarın ki rakibimiz kazanımları sadece 3 puandan ibaret görebilir kendi bakış açısızlıklarıdır saygı duyuyoruz.
Artık sözün yetmediği yerdeyiz sanırım. Yarın akşam oynanacak Adana derbisinde tüm teknik heyet ve futbolcularımıza başarılar diliyoruz. Armanın hakkını vermeleri umuduyla...
Halkın takımı | Halkın taraftarı
İnançlarımızla !

19 Şubat 2013 Salı

Haber Görünüm Yorum

Demirspor evinde ağırladığı K. Erciyesspor'a 1-3 mağlup oldu. Demirspor'umuz orta sahada kayıp, ileride çok adamla hücum yapamayan, defansın hata yaptığı bir maçtı ki 2 gol açıkça defans hatasıyla yendi. Deplasman takımı için ise ev sahibinin bu hataları göz önüne alınırsa kolay bir maç geçtiği kesin elbette.
 Bu olaya şöyle bakabiliriz; ya bizim takım çok kötü oynadı ya da rakip takım gerçekten muhteşemdi. Kendi bakış açımla anlatayım; Demirspor ilk 4 dakikada 4-5 defa ani ataklarla pozisyon bulmaya çalışarak oyunu kontrol etmeye çalıştı. Ben bu dakikadan sonra sahada Demirspor'lu görmedim ! Demirspor'un hem teknik heyetinin hem de sporcularının inançlı bir takıma karşı mücadele gücü 90 dakikada sadece 4 dakika... Ben dün akşam utandım çünkü mücadele ederek yenilmedik. Tribünde taraftar, sahada futbolcu, çizgide hakem hatalıydı. Ben Cüneyt Çakır'ı yargılayamam. Şampiyonlar Ligi'nde ve Avrupa Kupasında çok önemli maçlar  yönetmiş ve maç için hayati kararlar vermiştir... Hata yapabilir elbette Türkiye Futbolunun en temiz ve en sağlam adamı olsa da. Aynı keza Bahattin Duran için durum böyle... Asıl sıkıntı Skoru Verilmeyen gole ve verilen kırmızı karta yüklemekte...Bu takımın bu skorla vicdanı rahat mı, 60. dakikada Şimşek gibi tezahürat yapmaya başlayan bu taraftarın vicdanı rahat mı, Sonraki hafta derbi olduğunu bile bile kırmızı kart almayı başaran futbolcunun vicdanı rahat mı ??? K. Erciyesspor her zaman ki futboluyla oynadı, her zaman olduğu gibi her zaman ki futbolla oynamayan bizdik... Geçen yazımda söylediğim gibi rakamların sonuca etkisi pek yoktur. Pazartesi akşamı bütün biletler satılıyor ama sadece 3,000 kişilik ses çıkıyor o da 60. ve 70. dakikalar arası sadece... Bu maça çok yorum getirilir elbette ki ama son olarak şunu söylemek istiyorum; futbolcu- hakem-taraftar üçgeninde kaybeden kesinlikle futbolcular ve taraftarlardır. Bu maçı hep beraber kaybettik, Torku Konyaspor maçında hep beraber 3-3'e getirdiğimiz gibi...
İnançlarımızla !

17 Şubat 2013 Pazar

Ya Hep Ya Hiç !

Yarın oynanacak Adana Demirspor'umuz - K. Erciyesspor maçıyla beraber ligde kritik bir dönemece giriyoruz. Adanaspor A.Ş. deplasmanın da 5 Ocak'ta oynanmasından dolayı 3 hafta peşisıra evimizde maç yapacağız. Elbette bu bir avantaj ama rakiplerimiz zirveye oynayan rakipler olduğu için zorlu bir 3 hafta olacağı kesin... Peşisıra evimizde oynayacağımız bu 3 maçı mümkün olan en az puan kaybıyla geçirmeliyiz.
Umuyorum ki geçen hafta Torku Konyaspor maçındaki gibi son dakikaya kadar yüreğimiz ağzımızda izlemeyiz de erken gol bulup kolay bir şekilde galibiyete uzanırız. Ama Demirspor'umuz bizlere her seferinde maçın 90 dakika olduğunu hatırlatırcasına son dakikaya kadar hop oturup hop kalkma heyecanını yaşatıyor. Büyük ihtimal bu maç da aynı keza her dakikası heyecanlı geçecek ve maçın önemi de bu heyecanı arttırıyor...
Görev bilincini benimsemiş ve ihtiyaç olduğunda görevinin başına geçmekten çekinmeyen bir sınıf olan Demirspor taraftarı bu maçlarda da takımını yalnız bırakmayacak yine adından bahsettirecektir ve 12. adam olarak üstüne düşeni yapacaktır.
Bizler inanıyoruz, eğer takımımız da inanırsa 3 puan almamak için hiçbir sebep yok. Rakipler biz gözümüzde büyüttüğümüz derecede güçlüdürler...
Takımımıza ve teknik heyetimize başarılar diliyor, maçın sonucunda ne olursa olsun formanın hakkı verildiği müddetçe yanlarında olduğumuzu bilmelerini istiyoruz.
Bizi küçümseyenlere kesin cezayı !
İnançlarımızla !

13 Şubat 2013 Çarşamba

Rakamların Sonuca Etkisi

Açıklanan rakamlara göre Adana derbisine gelecek deplasman takımı taraftar sayısı 2000'miş. Peki bu rakam neyi nasıl değiştirecek, ya da önceki maça göre deplasman taraftarına 3/2 lik bir koltuk vererek neyi amaçlıyorlar... Olaya hangi taraftan bakarsak, iki bakış açısı var; halkın takımının taraftarının ve bu rakamı belirleyenlerin bakış açısı, bakalım hep kapı aynı yere çıkar... "5 Ocak'ta ne kadar az Demirsporlu o kadar rahat bir maç."
Korku!
Korktukları şahsımız değil elbette, korktukları Arma. Arma'yı tribünde ne kadar az görürlerse o kadar rahat olacaklarını düşünüyorlar. Derbide bize ayrılan koltuk sayısı daha az evet ama 2000 kişiyle şehrin"öteki takım'ının" 3600 kişiyle yaptığının mislini yapacağımızı biliyorlar. Buna yakın tarihte en büyük örnek Torku Konyaspor deplasmanıdır. İnanılmazdı !
Bunun için bu konuda pek kafa yormamak gerekli, anlaşılıyor ki bazıları Demirsporlu gördüğü zaman lokmasını yutarken yutkunuyor, boğazında düğümleniyor... Değil 2000, 200 kişi olsak armamız için, onurumuz için, gücümüzün son haddine kadar armanın peşindeyiz ve savunucusuyuz. Tarih göstermiştir ki nice zaferler rakamlarla değil inançla kazanılmıştır. O günü görmek umuduyla...

İnançlarımızla!

10 Şubat 2013 Pazar

Çakarsa Şimşek Çakar !!!

 Bu hafta zor bir deplasmandan 3-3 eşitlik neticesinde 1 puan alarak evimize dönüyoruz. İzleyenlerin zevk aldığı bir maçtı bu konuda aksi sanırım söylenmez. Ama maç içinde iki terslik vardı, bunlardan birisi kaçan şutların yüzdesinin yüksekliği ve pas hatalarıydı... İkincisi ise Konyaspor'un sezon boyunca ortaya koyduğu en iyi performansın bu hafta olmasıydı... Anlaşılan doğru yere doğru transferi yapmış gibi görünüyor... Peki bu iki tersliğe rağmen nasıl görsel şölen düzeyinde geçen bir oyunda 1'er puan alarak galibiyeti paylaşabildik ?!
Açıklamaya çalışalım;
 Uzun zaman sonra -Bizim için oldukça uzun.- Şimşekler grubu "deplasman yapma" kararı aldı. Maçtan önce ve maç anında desteğini bırakmadan bestelerine devam eden şimşekler yine oradaydı... Çok olmuştu o koltukları boş göreli, sessizliği dinleyeli ama bugün sanki 5 Ocak misali spiker yine bizden bahsetti. Susmadılar, dedi. Kendilerine ayrılan bölümü doldurdular, dedi. İnanılmazlar, dedi...
Gerçekten de inanılmazdı... 90 dakikanın bitimine sadece 4 dakika varken ve tabelada skor 3-1 iken taraftarımız buruk ama kararlı bir sesle "Maçı bırakmayın" sloganı atıyordu. Bu çağrı işe yaradı ve birkaç saniye sonra skor 3-2 oldu. Bunun üzerine zaten susmayan taraftar daha da çıtayı yükselterek gırtlak yırtılır kulak parçalarcasına "ADS !!! " sloganını atmaya başladı. Konyaspor taraftarı 15 kat gibi çoğunluğa rağmen bu sesi susturamadı, spiker susturamadı, gökler susturamadı.
Herkes sustu ŞİMŞEK'i dinledi !!!
Ve bizim için bu en güzel ezgi takıma 1 puan kazandıracak golün gelmesini sağladı...
Taraftarın etkisini tüm sporseverlere bir kez daha göstermiş olduk. Öyledir ki 2000 yıl önce Kolezyon'da savaşan galdyatörler dahi düşmanın kılıcını tartmadan önce izleyicinin sevgisini kazanmak için savaşırlardı... Bu yazımda Şimşekler'in deplasman hikayesini anlatmayı düşünüyordum ama öyle bir maçtı ki tribün ve sahada olanlar anlatılmasa abes bir durum olurdu diye düşündüm.
Ama şöyle özetlemeye çalışayım;
Hiçbir destek görmeden bu deplasmanı yapmıştır Şimşekler grubu...
Herhangi bir kurum/kuruluş değil bizzat ağabeylerimiz ve kardeşlerimiz düzenlemiştir. Her aşaması bizim alın terimizle var olmuştur. Gelen her taraftar payına düşen ücreti ödemiştir. Durumu olmayanlar da geride bırakılmamış, grup dahilinde eksik tamamlanıp herkes otobüslere bindirilmiştir... Yapılan deplasmanın bütün hakları ne kadar grubumuzunsa 90 dakika neticesinde sezonun en seri ve en entegre oyununu oynayan Konyaspor'la kendi evinde 3-3 gibi bir skor sonucu elde edilen 1 puanın da grubumuzun hakkı olduğu kanaatindeyim.
Demirspor çok büyüktür. Büyüklüğünü anlayabilmek isteyenler buyursun bu armanın aşkıyla ortaya çıkan Şimşekler Grubunun duruşunu seyretsin...
İnançlarımızla !

6 Şubat 2013 Çarşamba

Şimşekler Grubu Konya'ya gidiyor..

 ŞİMŞEKLER GRUBU  olarak pazar günü oynanacak olan Konyaspor deplasmanına organizasyon yapılacaktır. Tamamen kendi imkanlarımızla yapacağımız bu deplasmana gelmek isteyen herkes yarından itibaren DEMİRSTORE ye isim yazdırıp 30 TL otobüs ücreti vererek kayıt yaptıracaktır. Kayıt yaptırmayanlar pazar günü otobüslere binemeyecektir..... Toplanma saati: pazar 06.00 Demirstore önü Hareket saati: 06.30

3 Şubat 2013 Pazar

Lokomotif ilerliyor..

Kendi evimizde ağırladığımız Denizlispor'u 2-1 yenerek büyük bir galibiyete imza attık. Bu galibiyetin; hem takıma, hem tribünlere katmış olduğu enerji gözardı edilemez. Gözardı edilmemesi gereken bu galibiyetin de, Demirspor'un maçlarının %80 inde olduğu gibi rahat bir maç izleyememe durumu vardı. 

Demirspor'un  maçlarının son dakikalara endeksli oluşu; taraftarları bir hayli heyecanlandırıyor. Futbolcularımızdan ricam, hiç değilse son dakikalarda "Gol yemeyelim." düşüncesini bizlere yerleştirmeyin. En az 2 fark ile yenin. Lütfen !

Şener'in performansını değerlendirecek kadar futbol özürlüsü olanlar dahi var bu memlekette. Eline, yüreğine sağlık ŞENER !
Erçağ'ın boş alan bulup veya boş alan yaratıp, hücuma yönelik tehlikeli ataklar yapmamız bir hayli güzel gözüküyor. Yanında bir de Juninho ve Eduardo ikilisinin anlaşması ve birbirini tamamlaması ki; Rizespor maçında organize attıkları golü de gördük, bu forma için ter döktükleri anlaşılıyor.
Kerem'in sürekli şut çalıştığını biliyorduk ve denemelerini görüyorduk. Denizlispor karşılaşmasında bu denemesini 12'den vurarak tamamladı ve hepimizi sevindirdi.

Teknik heyet ve futbolcularımıza bize yaşattıkları mutluluk için teşekkür ederiz. Karekterli insanlara bu kulüpte o kadar çok ihtiyacımız vardı ki, hoşgeldiniz !

Bu galibiyetleri ve takım oyununu "TAŞERON YÖNETİM" üzerine almaya çalışsa da; biz neyin ne olduğunu çok iyi bilenlerdeniz. Siz Lawal'ı satmayı bile beceremeyen beceriksizler, 20 Milyon TL'ye yakın borcun ne kadarını kapatabildiniz sorusuna cevap veremeyecek kadar karektersizler !

Bu kulübü ve iyi niyetleri sizlere bırakmayacağız. Er yada geç; elinizden oyuncağınızı alacağız ! Kimse almasa da biz alacağız...


1 Şubat 2013 Cuma

O MUYUZ BU MUYUZ


 Adanalım hep şunu söyler; "Komünist bu Demirspor !"
 Düşündüm... O ne ya yeniyor mu dedim...
Aklıma iki seçenek geldi. Birincisi,
Unvan verilmez alınır. Demek ki biz bu unvanı hak ettik, peki ne yaptık da böyle bir isim aldık. Birbirimize kenetlendik, sevdik, saydık bundan dolayı mı ? Ya da unutmuyorduk mesela...Henüz 16 yaşındaki Gizem'i unutmuyorduk mesela... Küçük yaşında lösemiye yenildi kalbi. Sonra Müslüm babamız vardı, Ölüme direniyor vücudu adına yakışan şekilde. Onu da unutmamıştık... Emeğinin karşılığını alamayınca yasal hakkı olan Grev hakkını kullanarak işi  durduran işçinin de yanındaydık. Balcalı hastanesinin yolları bilir ihtiyacı olan hastalara uyduğunu öğrenir öğrenmez gidip kan verdiğimizi... Evimizden yüzlerce km uzaklıkta bir köydeki ilkokula kulübümüzün adı veriliyorsa bir anlamı vardır elbette... Şimdi biz işçinin, öğrencinin, sanatçının, hastanın, muhtacın yanında durduk ya... Bunlar bize komünist dedi bu sebeplerden dolayı... Biz Adanalılar pek sosyoloji bilmeyiz. Düz mantık olarak bunları yapanlar komünist oluyormuş demek ki biz de böyle adlandırılıyoruz, diye aklımdan geçti...
Tabi bir de ikinci bir seçenek var !
 İnsanı tarih sahnesinde var eden sınıf savaşlarıdır. Efendi ve köylü, tanrı-krallar ve köleler, yönetenler ve yönetilenler. Şimşekler grubu da bu zıtlıkların çatışmasıyla meydana gelmiş bir oluşumdur, çekirdektir, partidir. Ve yönetenler ikinci bir güç odağını bu tür provokasyonlarla mümkün olan en mikron seviyeye çekmek istiyor. Böl, parçala ve yut... Ne kadar ufak o kadar zararsız.
"Kızım bunlarla maç mı izlenir.", "Komünistin maçına gidilmez.", "İçip içip sövüyorlar günahkarlar bunlar." "Kuru tantanacılar işte." Gibi laflar hep  sarf edildi.
Bu konu çok su götürür en iyisi bu özeti şöyle sonuçlandıralım...
Biz Demirspor'luyuz !!!
Bayrağımız kızıl değil masmavidir,
Kurt'a, kuzuya değil armaya inanırız,
İnançları turnikede bırakırız, günahlarımız varsa kendinize dert edinmeyin bunları.
Herkes Demirspor'u farklı görebilir bu bizim kimliğimizin renkli olduğunu gösterir, gururumuzdur...

Bizi bölmeye çalışanlara şunu söyleme hakkımız var sanırım.
Siz istediğinizi söyleyebilirsiniz, BİZ HALKIN TAKIMIYIZ, her zaman HALKIN ve MAZLUMUN yanındayız... Arma üstümüzde olduğu sürece farklılıklarımızın hiçbir önemi yoktur. Bu farklılık ne din, ne ideoloji, ne de aristokratik temelli olmuş hiç önemli değil. Komünistin Mehter Marşı, ülkücünün ise Çav Bella söylediği tek oluşumdur Demirspor. 3 temel karakterimizden biri saygıdır ki bunu unutmamalıyız hiçbir zaman.

Sevgi, Saygı, Bağlılık
İnançlarımızla !

Arif KIZILYALIN ile bir araya geldik.


Adana Demirspor İstanbul Tayfası olarak; TSYD İstanbul Şubesi Başkanı ve Cumhuriyet Gazetesi Spor Müdürü sayın Arif KIZILYALIN ile 31.01.2013 Perşembe günü Cumhuriyet Gazetesi'nde bir araya geldik.

Adana ve Adana Demirspor hakkında bir hayli muhabbetin bol olduğu ortamda, Adana Basını ve Ahlak üzerine de değerlendirmelerde bulunuldu.
Adana Basını'nın günümüz koşullarına ayak uyduramadığını ve diğer Yerel Basınlara nazaran bir hayli geri kaldığını dışarıdan bir göz olarak Arif KIZILYALIN dahi teyit etti.

Bir hayli güzel fikir alışverişi oldu aramızda. Umarım en kısa sürede fiziki olarak hayata geçer.

Arif KIZILYALIN: Adana Demirspor Taraftarlarının, takımına olan sevgisi bir hayli ilginç ve muhteşem.