Aslında söylenecek pek bir şey yok. Çünkü söylenmesi gerekenleri daha önce söyledik. Ama yine de bir şeyler söylemek istiyorum... (Garip bir başlangıç oldu ama olsun)
Kızılcahamam maçına kadar oynadığımız 3 maçın sonuçlarına bakarak takım üstünde yorumlar yapılabileceğini, fakat olumsuz eleştiriler için biraz erken olduğunu düşünüyordum. "Çünkü oynadığımız 3 maçın ikisi dışarıdaydı, ve bu 2 maçtan 4 puanla ayrılmayı bilmiştik. Evet, iyi oynadığımız söylenemez ama en nihayetinde hanemize 4 puan yazdırmıştık."
Aynen böyle düşünüyordum Kızılcahamam maçına kadar. Fakat şimdi böyle düşündüğüm söylenemez.. Maçın ilk yarısında iki takım da sahada yoktu. Ama Kızılcahamam devreyi önde kapattı. Yine "eyvallah" dedim. İkinci yarıya fırtına gibi başladık, "hadi" dedim. İkinci yarıya öyle bir başlangıç yapmamız, takımın galip geleceğine karşı olan inancımın kemikleşmesini sağladı. 65. dakikaya kadar top Kızılcahamam yarı sahasında tıkılı kaldı. Zaten 59. dakikada golü bulmuştuk. Maçın sonuna kadar mükemmel bir mücadele ortaya koyduk. Tam da Demirspor taraftarının istediği gibi bir mücadele. Peki ya sonuç? Kendi evimizde 1 puan ve hüzün.. Şampiyonluğa oynayan bir takımın iki iç saha maçından toplam 1 puan alması ne kadar mükemmel bir durum değil mi? Sanırım bu konuda hemfikiriz. Eğer hemfikirsek daha fazla bir şey söylenmesi gerektiğini düşünmüyorum. Bir kaç şey daha söyleyip susacağım.
Biz, neden gol yemeden oynayamıyoruz? Neden gol yemeden gol atamıyoruz? Neden gol yemeden akıllanamıyoruz? İstediğimiz sadece mücadele iken, neden sahada mavi-lacivert formalı adamlarda bir mücadele göremiyoruz? Her maçta Kızılcahamam maçının ikinci yarısındaki gibi oynasalar, o formanın hakkını verseler, kötü bir şey mi yapmış olurlar? Böyle büyük bir kulübe yakışmıyor bu durum..
Tek isteğim var; o formanın hakkını verin, yenilseniz bile o formanın hakkını verin. Ki yenilgimiz bile onurlu olsun. Yeter ki o formanın hakkını verin. Adem Tel ağabeyin de dediği gibi: "Bizim daha fazla yapabileceğimiz bir şey yok. Söz artık futbolcularımızda."
(Yazı çok masumane oldu, ama içim böyle değil. Niye böyle oldu acaba? Sanırım resmiyete dökülecek ilk yazım olduğu için.)
2 yorum:
Tam maçını yazdın, cesaret isterdi...
Bana "Kızıl'ın cesaret, Siyah'ın güç olsun..." demiştin ağabeyim :)
Yorum Gönder