9 Ocak 2011 Pazar

Merhaba!

Dokuz yıldır memleket dışında öğrenciyim, tribünden uzak kaldım. Demirspor'suzluk çıldırtıyor adamı, bunu anladım. Sömestrda gidiyorum Adana'ya; lig tatil, maç yok. Yazın gidiyorum; yine lig tatil, yine maç yok. Artık Kurban'da, Ramazan'da denk gelirse anca... Bahtımıza... Demirspor'suzluk kötü ama bir şeyler de yapmak lazım, ne yapacağız? Araştırıyorum: Adana Demirspor İstanbul Tayfası... Hmmm, iyiymiş. Başlıyorum takip etmeye...

1) İşten atılan UPS işçilerine destek için Taksim'de buluşuyoruz arkadaşlar.
2) Pendikspor maçı için Söğütlüçeşme durağında buluşup topluca gidelim.
3) Demirspor'umuzun 70. yılı kutlu olsun! Haydarpaşa Tren Garı önündeyiz.

... derken üçüncüde birileriyle tanışabiliyorum en sonunda. Yapacak bir şeyim yok, hafif asosyal adamım ben. Ben giremem aranıza, siz zorla alacaksınız.

- Merhaba kardeş, ben Erdi.
+ Selam. Ben de Tuğra, tanıştığımıza memnun oldum.

... eh en sonunda! Muhabbetimiz falan da ilerliyor, bir de blog yazarlığı teklifi alıyorum. Demirspor'suzluktan çıldıran, yıllardır bir şey yapamamaktan utanan bir bünye için bundan gurur verici bir şey olabilir mi? Zor.

- Erdi tamam da ben teknoloji özürlüyüm kardeş. Ne yapmam gerek, anlatsana bana.
+ Ya işte bir mail attım ya, orayı takip et, anlatıyor zaten.
- Hah eyvallah. Kullanıcı adım ne olsun abi?
+ Bilmem, ne olsun?
- İt Rıza olsun.
+ İt Rıza mı?
- Evet ya, o benim dedem. Demirspor'un kurucu kadrosundan... Fofo'nun da takım arkadaşı.
+ İyiymiş de başında "İt" olmasa olmaz mı?
- Yok abi, olmaz. Dedemin lakabı oymuş. Takım içinde de öyle biliniyor yani. Utanacak bir şey yok.
+ İt Rıza'nın Torunu olsa?..
- Yok Tanrının Oğlu İsa! İt Rıza'nın Torunu diye nick mi olur be abi? (Gülüyorum)
+ Tamam, İt Rıza olsun ya, güzel güzel.

...ve kaydoluyorum işte. Bu da ilk yazım. Sırrı Süreyya Önder'i çok severim, Radikal'deki ilk yazısını "Herkese selamun aleyküm, sadece insan kadri bilenlere merhaba!" diye bitirirken "merhaba"nın önemini, güzelliğini, kıymetini ve sadece hak edenlere söylenmesi gerektiğini belirterek merhaba diyordu. E ne diyeyim ki; benden de size bir merhaba o zaman!

Ha bu arada hazır İt Rıza falan demişken bizimkilerin lakaplarını buldum, onu da paylaşayım:

Fofo - Muharrem Gülergin
Füze - Selami Tekkazancı
Allahsız - Rıza Palaska
Yalınayak - Kemal Bilgiç
Tefo - Mehmet İkigül
Cülük - Lütfi Erdem
İt - Rıza Yamaç
Kedi - Murat Güzelırmak
Deli Zeynep - Mehmet Erhallaç
Beygir - Hasan Sınmaz
Çıta - Remzi Gülergin
Köstü - İsmet Özlüpınar
Sarı - Yaşar Ergil
Honik - Ahmet Aydın
Tori - İlhan Oflaz
Gavur - Mahmut Harazer
Diş - Hasan Basri Çelik
Tombik - Ahmet Yaşar
Ayı - Faruk Suvar
Çolak - Hasan Sime
Met - Ahmet Arıboğan
Gol Makinası - Ahmet Toruntay
Şeytan - Muzaffer Kenz
Rüzgarın Oğlu - Alaettin Bukağılı
Usta - Raşit Karasu
Top Hırsızı - Rasin Gürcan
Kasap - Burhan Sürer
Lazoğlu - Ahmet Yetkin
Kaptan - Bedri Şensert
Paşa - Hüseyin Çelik
Fok - Ünsal Fikirci
Kedi - Melih Büyükakıllı
Çekiç - Eren Talu
Şapşal - Mustafa Ceylan
Felfel - İsmail Güner
Laf Ebesi - Güray Erdener

Not: Bu lakap listesinde düzeltilecek ya da eklenecek olanlar varsa iletin, sağlam bir "Demirsporluların Lakapları" arşivimiz olsun burada.

Müjde: Demirspor'un ilk yıllarına dair güzel de bir fotoğraf arşivim var. Yarıyıl tatilinin bitimiyle birlikte Adana'dan dönüşte elimizde olacak, burada paylaşacağız.

Saygılar...

8 yorum:

Onur Tireng dedi ki...

Aramıza hoşgeldin , güzel işlerde beraber koşturmak dileğiyle :)

MiTo1940 dedi ki...

Süper ya !

Adsız dedi ki...

Hoş bulduk efendim, teşekkürler... :)

Lakap konusunda bir de şunu buldum bu arada: http://www.5ocak.com.tr/tr/s_detay.asp?id=1954

Bir güzel toparlayabilsek iyi olur diye düşünüyorum.

Fethi Soylu dedi ki...

Aramıza Hoşgeldin :)

Adsız dedi ki...

Sevgili İt Rıza,

Yazılarını keyifle okumaya başladık. Bizlerde İstanbul'da olduğumuz için illaki bir gün karşılaşırız. Bu yazında güzel bir konuya temas etmişsin. Ben de aklımda kaldığınca bir iki ufak ekleme yapayım dedim.
1- Ben izleyememe rağmen bizden önceki ağabeylerimizin coşkuyla söz ettikleri Zennube Özden. (Beni bağışlasın, soy adını bilemedim.O zamanların en iyi toçularından biriymiş. Dansöz Zennube ile takılınca adı Zennube Özden olmuş)

2- Belki senin Felfel diye yazdığın İsmail ile aynı şahıs olabilir. Benim hatırladığımbirde ileride sol açık ve santrafor oynayan sarışın bir İsmail vardı, onun da lakabı Veremli İsmail idi.

3- 197o li yılların ilk başlarında, ikinci ligde şampiyon olan kadronun sol açığı Şarapçı Bektaş.

4- Yine 70 li yılların başlarında birinci ligde stoper oynayan ve bize Eskişehirden gelen Tatar Bilal.

5- Fatih Terim'in çok iyi arkadaşı olup onunla birlikte oynayan Gıcı Necati.

Bu ağabeylerimin maalesef hiç birinin soy adını bilemediğim için yazamadım. Şimdilik aklıma gelenler bunlar.

Dostluk, sevgi ve barışla kalın.

M.G.

Adsız dedi ki...

Sayın M.G.,

Eklemeleriniz için çok teşekkürler. Onların da tam adını-soyadını öğrenip listeye eklemeye çalışacağım. Lakaplar güzeldir ya, takım içinde sıcacık bir ortam yaratır. :)

Şöööyle güzel bir lakap arşivimiz olsun bakalım.

Sevgiler...

Adsız dedi ki...

Lakaplara aklımıza geldikçe devam.

Önce kaleciler; Samba Mustafa (Bir ara Gs.'da gitmişti), Kör İzzet (Tam adı İzzettin) , Karayılan Halis (Kendisi Adanalı olup adı Halis Rençber'dir. Bizden sonra da Adanaspora gitmiştir)Şimdilik bunlar.

M.G.

türkayADS dedi ki...

Bombacı- İbrahim UZUNCA