17 Aralık 2010 Cuma

| İstanbul'un ortası (Pendik)


Biraz gecikmeli, biraz stresli, biraz da sinirli girilen bir post'a başlarken...

| Öncelikle tribünde bizlerle beraber omuz omuza, yürek yüreğe bağıran, sevgisini haykıran, heyecanını ve düşüncelerini sahaya yansıtmaya çalışan Esmer Yürekli Delikanlılara binlerce teşekkür ediyorum...

İstanbul Tayfası için önemli bir sınav haline gelebileceğini haftalar öncesinden tahmin ettiğimiz bir karşılaşma öncesi yapılabilecek herşeyin en iyisi yapılmaya çalışıldı diyerek herkesin hoşgörüsünü beklemekteyiz.

Maç hafta içi olmasına rağmen derslerini asmış veya acel acele okuldan kaçarcasına çıkmış olan kardeşlerimiz ile beraber Söğütlüçeşme Tren Garından hareket ettik. Tüm kardeşlerimizin Demirsporluluk ruhunu taşıdıklarına birebir şahit olanlardanım. Tertemiz yürekler, sevdalı gönüller... Yaklaşık 45 dakika sonrası Pendik Stadı'nda olmayı başardık. Yanımızda getirdiğimiz sis meşalelerini stada ne yazık ki sokamadık. (Uzun izin sınırlarımızı zorlamamıza rağmen)Oturduğumuz tribünün üstü açık olması nedeni ile ambians açısından biraz sıkıntı yaşasakta gereken desteği verdik ve ara ara sesimizin sınırlarını zorladık. Takıma gelince ilk 20 dakika da farklı öne geçebilirdik ki forvet mevkisinin ne denli önemli olduğunu; taktiksel anlamda hiçbir bilgisi bulunmayan ben dahi çözebildim. 20. dakikadan sonra maç ortada gibiydi. Kalecimizin bariz hatalar yaptığı umarım bir yanılgıdır.

Devre arası Tufanbeyli'den kalkıp gelen o yüzleri gülen fakat içi kan ağlayan bir dayının hangi düşüncesini anlatayım ki ben size... Yaşı belki hepimizden büyük ama sevgisi daha tazecik... Örnek alınası bir yaşam !

Maçın ikinci yarısında biraz daha tutuktuk ve bu oyunumuzun cezasını gördük. Son 10 dakika çırpınsak dahi sonuç değişmedi. Herkes ne düşünüyor bilemem ama bu takıma bir iki takviye yeterli görüyorum. Murat AKÇA ! diyecek hiçbirşeyimin olmadığı bir futbolcu. Umarım böyle devam eder... Ama yönetimin kesinlikle kaybetmeye tahammülü olmaması gereken bir futbolcu.

Maçın ardından biraz hüzün, biraz sevinç (Uzaktan gelen yar'i görme sevinci) dolu yürekle beraber geldiğimiz gibi geri döndük. Dönerken de boş durmadık. Yine hüzün dolu, biraz da asi bestelerimizi söyledik hem de en yenisini... Bizcesini... Bizce ! ( Yeni beste İÇİN)

Fotoğraflar
'a buradan ulaşabilirsiniz...
http://www.facebook.com/album.php?aid=27670&id=127079254017073

4 yorum:

Adsız dedi ki...

Selam olsun gurbette dahil kalbinde adanademirspor sevgisi çarpana..

Takım tutmak böyle güzel.. kimi hasret , kimi özler ama sevdası uğrundadır tüm düşler..

Davanızda başarılar..

KARAGÜMRÜKLÜLER..

MiTo1940 dedi ki...

| Düşüncelerle yaşar insan hayallerinin akabinde... Güzel düşücelerin için sağol kardeşim !

Galenović dedi ki...

Öncelikle geçmiş olsun!

Tesadüfen stada yakın bir caddeden geçerken Adana Demirspor taraftarlarını gördüm. Maçtan çıkmışlardı belli ki... Son derece üzgün görünüyorlardı. Kaybettikleri yüzlerinden okunuyordu.

Yalnız şuna çok şaşırdım; nerden baksan 100'e yakın taraftar vardı, belki tribünde daha da fazlaydı. Bu kadar taraftarın hepsi Adana'dan mı geldi? Eğer öyleyse helal olsun!

Not: Maçta değildim. Pendikspor maçlarına gitmem, zaten Pendikspor'u da sevmem.

MiTo1940 dedi ki...

@Galenoviç

Gördüklerin İstanbul's sevdasını teslim etmeyen koca yürekli yiğitlerdi. Adana'dan gelen bir kaç abimiz vardı ama.